16 Ağustos 2020 Pazar

Gençlik ve Gönüllülük Zirvesi

Gençlik ve Gönüllülük Zirvesi

COVİD19 süreci,

Sokağa çıkma yasakları,

Eğitimlerin online sisteme taşınması,

Maskeler,

Sosyal mesafeler,

2020 başladığından itibaren bu nasıl bir yıldır sorusu,

Olumsuz bir psikolojiyle zihinlerde korkunç bir gelecek endişesi ile çıktık yola,

Katılımcılarımızı belirlerken,

Zirve tarihini belirlerken hep zihnimizde soru işaretleri vardı,

Hem hastalıktan korkuyorduk,

Hem de bir araya gelmek istiyorduk,

Ertelemek veya gerçekleştirmek,

İkl ayrı seçenek vardı önümüzde,

Son dakikaya kadar neredeyse kimseye bilet aldırmadık,

Son 2 gün içinde katılımcılara whatssapp grubu üzerinden mesajı attık,

Gençler!

Biletlerinizi alın,

Daha gençleri görmeden onlardaki enerji Konya’ya kadar gelmişti,

Bir hikâye başlatmak istiyorduk,

Özellikle Pandemi sonrasında Türkiye’de gerçekleşecek ilk gençlik zirvesi olması hasebiyle de önemliydi,

Düğünler, asker uğurlamaları, kınalar, nişanlar tatiller her yerde devam ederken,

Asıl toplumsal motivasyonu arttıracak,

Üretimi teşvik edecek,

Gençliğin toplumsal kalkınmanın parçası olmasını sağlayacak etkinliklerin aksıyor olması,

Gerçekleştirilmemesi bizim için memleket açısından en büyük sorundu.

Bunun için cesaret etmeliydik,

Ve, öyle de oldu.

Tedbirleri alınca Anadolu’nun gençleri de kurallara uyunca,

Harika bir zirveyi geride bıraktık,

Otelden çıkarken ateşi en yüksek olan 37 dereceydi,

Her gün kapıdan içeri girerken gençlerin ateşlerini ölçmek,

Acaba biri yüksek çıkar mı diye endişe duymak,

Zirve bitti!

Herkes geldiği gibi memleketine bir bir gitti,

Toplumsal yaşamı kurallarla birlikte devam ettirmeli,

Gençliğin dinamizminin ve enerjisinin ülkeye yansıması sürecinde bir kesinti oluşmamasını sağlamak gerekiyor,

Ağrı’dan, Hakkari’den, Siirt’ten, Rize’den, Afyon’dan, İstanbul’dan, Lüleburgaz’dan, Adana’dan, Mersin’den Anadolu’nun dört bir yanından geldiler,

Enerjileriyle enerjimize enerji kattılar,

Ve, sanki pandemi hiç yaşanmamış gibi motivasyonlarıyla Anadolu’nun ortak geleceği ve gençliği için ne varsa içlerinde ortaya koydular,

Farklıydılar,

Hiçbiri birbirine benzemiyordu,

Siyasi bakış açıları,

Dünyaya bakışları farklıydı,

Tam da olması gerektiği gibi,

Farklılıkları zenginlik olarak gören yaklaşımla ortak bir noktada buluştular,

Ve, Anadolu adlı ortak coğrafyamızda gönüllülüğün güçlenmesi için ve COVİD19’un gençliğe olan etkileri için düşüncelerini ortaya koyduktan sonra,

Anadolu’nun dört bir yanına yeniden dağıldılar,

Şimdi Anadolu’nun farklı coğrafyalarında gönüllülüğü yayacak,

Ve, toplumsal güçlenmenin birer mihenk taşı olmak için emek verecekler,

Eğer bugün ülkemizde pandemi varsa bunun nedeni içimizde sorumsuzca hareket edenler,

Ertelenecekse düğünler ertelenmeli,

Ertelenecekse asker uğurlamalar ertelenmeli,

Yapılmayacaksa tatiller yapılmamalı,

Ama memleketin geleceği için üretim temelli faaliyetler, etkinlikler,

Ve, en önemlisi eğitim devam etmeli,

Yarınları daha yaşanılabilir inşa etmek,

Ve, bugünlerimizi de daha mutlu yaşamak istiyorsak,

Tercihimizi doğru yapmalıyız,

Tercihini virüsten yana koyanlar tedaviyi, aşıyı beklerken,

Tercihini üretimden, emekten, Anadolu adlı ortak coğrafyamızın güçlenmesi için koyanlar virüsten hiçbir zaman etkilenmeyecekler,

Bizim bir hayalimiz vardı,

Yola çıkarken hayalimize hayaller katacak aktörler aradık,

Toplamda 4917 kişi bölgesel çalıştaylar ve zirveye başvuru yaptı.

Biz, yaklaşık 200 kişi ile bir araya gelebildik,

Ama emin olun sahada sizler bir araya geldiğimiz gençlerle karşılaşmaya devam edeceksiniz,

Çünkü inancın ortak noktasında hep birlikte buluşarak yolculuklarımızı başlattık,

Gençlik ve Gönüllülük hikayesi,

Şükür ve inanç ile başladı,

Ve, şimdi bir virgülle daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecek…

Emek veren, katkı sunan, destekleyen tüm herkese ve özellikle ateşini 37 derece altında tutmayı başaran gençlere teşekkürler…

 

 

 

 

  

3 Ağustos 2020 Pazartesi

Anadolu’nun tüm gençlerinin tam da nakarat kısmına geldiğimiz de bize eşlik etmesini bekleyeceğiz...

COVİD19 Gönüllülüğün Önemini Öğretti!

Gençlik ve Gönüllülük Projesini yazdığımızda 2019 yılının Eylül ayıydı,

Dünyada ne COVİD19 vardı,

Ne mesafemiz vardı,

Ne maskemiz vardı,

Ne de birbirimize karşı bu kadar ürkerek yaklaşıyorduk,

Ama yaşamımızda gönüllülük diye bir kavram hep vardı.

Çünkü zamanın ne getireceğinin belli olmadığı bir dünyanın içerisinde yaşıyorduk.

Zaten öyle de oldu,

Belirsizliklerin içinde insanlığın hiç ummadığı,

Tahmin etmediği bir gerçek Çin’in Wuhan kentinden diye tanımlasak da bir yerlerden başlayarak her birimizi buldu,

Sınırlar ortadan kalktı,

Dünyanın ne kadar küresel bir yer olduğunu anladık,

Yaşamın içerisinde her şeyin sahibi olmanın ama aslında hiçbir şey olmamanın ne demek olduğunu öğrendi insanlık,

Varlıklı olan,

Olmayan,

Herkes evinin içine kapandı,

Korku dört bir yanı sardı,

Kahramanlar çıkmaya başladı korkunç sürecin içinde bir bir ortaya,

Cemil Taşçıoğlu Hoca mesela,

Ali İhsan bulut,

Feriha Öz,

Tuğba Kuşdemir,

Hasan Ecevit birkaç isim sadece,

Ve, daha bir çok kahraman,

Yaşamlarını hiçe sayarak,

Aileleriyle aralarına mesafeler koyarak,

Çocuklarından uzaklaşarak,

Toplumsal mücadelenin aktörleri oldular,

Neydi amaçları?

Covid19’un daha fazla can almaması,

Ve, içimizdeki yayılma hızının yavaşlaması,

Bunu sağlamaya çalışırken ayrıldılar aramızdan,

Arkadaşları mı?

Hala yaşamın içerisinde covid19’un etkisini kırmak için mücadele ediyorlar,

Bir çok isim tanıdık bu süreçte,

Sağlık Bakanımızı mesela covid19 ile tanıdık,

Ateş Kara Hocayı,

Mehmet Ceyhan Hocayı,

Hiç olmadığı kadar evimize konuk oldular,

Neler yapmamız gerektiğini bizlere anlattılar,

Hala da her akşam anlatmaya devam ediyorlar,

Gönüllülük…

Ne zaman ne için belli olmayan bir yaşam biçimi,

Maddiyatla karşılığı ölçülemeyecek bir gerçek,

Bursa’da, Konya’da, Bingöl’de 7 ayrı coğrafi bölgemizden gençlerle buluştuğumuzda farkında olmadığımız bir hastalıktı Covid19,

Şimdi ise aylardır esareti altındayız,

Hükmetmeye,

Galip gelmeye,

Sevdiklerimizi kaybetmemeye çalışıyoruz,

Bir taraftan da mücadele edenleri alkışlıyoruz her gece yüreklerimizden,

Hani birkaç gün devam eden sonra biten alkışlar aslında her gece uyurken yüreklerimizde minnet ve şükranla çalmaya devam ediyor,

Ne getireceğini bilmiyoruz zamanın,

Covid19’u illaki yenecek insanlık,

Kayıplarımız daha ne kadar sürecek bilmiyoruz ama yeneceğiz,

Ama gönüllülüğe ihtiyaç hiçbir zaman bitmeyecek,

Dünyanın,

Gökyüzünün,

Doğanın,

Yeşilin,

Hayvanların,

İnsanların, her şeyin gönüllülere ihtiyaç duyduğu bir hayatın içerisindeyiz.

Dünyanın daha yaşanılabilir olması ve soluk aldığımızda endişesiz olmak için gönüllülük kavramının içeriğini hep birlikte doldurmalıyız.

Tam da bunun için çıkıyoruz yollara,

Son 10 gün,

Anadolu’nun farklı şehirlerinden her birimiz çıkacağız yollara,

Eskisi gibi yakın olamayacağız belki,

Ama eskisinden daha çok yakın olmak,

Ve, paylaşımı insanlar arasında arttırmak için yeni bir hikaye yazacağız,

Farkındayız özellikle gençliğin bunaldığının,

Arayışının derinleştiğinin,

Yaşamsal stresinin çoğaldığının,

Farkındayız!

Çözüm önerilerini ortaya koymak,

Gençler ve karar alıcılar arasında bir köprü oluşturmak için her birimiz çıkacağız yola,

İnandıklarımız,

Savunduklarımız,

Bizden sonrasına bırakmak istediklerimiz için yeni bir hikayenin etrafında buluşacağız,

Sloganımız da olduğu gibi;

“İnsanlık İçin Gönüllülere Dokun” demek için sesimizi hep birlikte yükselteceğiz…

Hiçbirimizin birbirine benzemeyen seslerini buluşturarak ortak bir ton yakalayıp,

Bir koro gibi sesimizi yükselteceğiz,

Ve, Anadolu’nun tüm gençlerinin tam da nakarat kısmına geldiğimiz de bize eşlik etmesini bekleyeceğiz.

Gençlik ve Gönüllülük:

Son 10 Gün…