1 Mayıs 2017 Pazartesi

Reis...

Tarih 10 Ağustos 2014,

Ev sahibi giderken seyahate kapının anahtarı kendisinde olsa da yedeğini teslim eder yakınına, dostuna, akrabasına, arkadaşına o da öyle yaparak çıkmıştı kapıdan,

Evin anahtarını çoğaltıp teslim etmişti güvendiklerine,

Evinden uzakta başka bir evde olsa da kendisine ait olan evin hissiyatını hiçbir yerde bulamayacağını biliyordu,

Evinden uzaklaşırken tek endişesi; evinin içinde kurduğu düzenin ve nizamın anahtarı teslim ettikleri tarafından bozulmasıydı,

En güvendiğinde olsa yine insan şüphe ediyor ya geldiğimde bıraktığım gibi bulamazsam diye endişe taşıyor insan,

Sonuçta her ayrıntısında kendi emeği vardı,

Her ayrıntıyı düşünerek tasarlamıştı evini,

Ve, evin içinde farklılıkların ortaklığını oluşturan bir düzen kurmuş,

Herkesin kapısından geçerken misafir olabileceği bir yapı oluşturmuştu,

Kendisini sevmeyen komşularının bile içerideki birlikteliği merak ettiği ve kapısından içeri girmeyi hayal ettiği kadar güzel bir evdi,

Evin içinde farklı kültürlerden, farklı şehirlerden, farklı ırklardan, farklı düşüncelerden insanları buluşturmayı başarmış ve farklılıkların ortak noktasındaki mutluluğa ulaşmayı sağlamıştı.

Neredeyse 3 yıl boyunca evine hiç uğramasa da anahtarı teslim ettiği kişilerden hep sormuş,

Evdekilerin birlikteliğini merak etmiş,

Gittiği yerlerden hep evin içindekilere mesajlar göndermişti.

Özlüyordu,

Mesafe olsun istemiyordu,

Ama bunun için radikal bir değişim gerekiyordu,

Ve, bunun için gün sayıyordu,

Düşünsenize size ait bir ev,

Ama içine girmek imkansız,

Ama evin içindekiler hep sizin bir gün gelecek olmanızı bekliyorlar,

Giderken geride kalanlara verdiği mesaj tekti; bu bir veda değil,

Ben, yeniden geleceğim eve iyi bakın,

Hepsi bu kadar,

Anahtarı teslim ettiklerinden kimisi yeniden geleceğine inanmışken,

Kimisi de nasıl olsa gelmez diyerek evin yeni sahibi benim havasına girmişti,

3 yıl boyunca uzaktan izledi evindeki tabloyu,

Hem kendisinin geleceğine inananları gördü,

Hem evine yerleşerek düzeni değiştirip kendi düzenini kurmaya çalışanları gördü,

Ve, nihayet çok uzun yıllar sürer denilen seyahat bitti,

Evin sahibi geliyor,

Yarın 3 yıl önce bıraktığı emanet ettiği eve ilk adımı atacak,

Eve girerken farklılıkların buluşma noktası mı burası yoksa değil mi sanırım ilk ona bakacak,

Eğer farklılıklar yoksa içeride bunlar nereye gitti diyerek ilk onları davet edecek,

Evin yedek anahtarlarını  teslim ettiği kişilerden belki yedekleri toplayacak belki de kapının göbeğini değiştirecek,

Yedek anahtarı asıl zannedenler bir bir kapıda kalacak,

Ama en nihayetinde evin asıl anahtarının kendisinde olduğunu hissettirecek,

Reis,

Giderken bugüne kadar hiç giden gelmedi denilerek yolculanan,

Nasıl olsa gelmez denilen,

Ama daha giderken hiç kimseyle vedalaşmayan,

Bu bir veda değil diyerek attığı adımlarla uzaklaşan Reis,

Yarın yeniden geliyor,

Giderken kimler vardı,

Geldiğinde kimleri bulacak etrafına bakarken buna belki de ilk bakacak,

Ama en nihayetinde evin içinde olmasa da içinde olan bitenin hep farkında olduğundan yapılan değişiklikleri gördüğünde hiç şaşırmayacak,

Zor,

Gerçekten zor,

Düşünsenize size ait olan evden uzaklaşıp tatile gittiğinizde bile neler yaşıyorsunuz,

Reis ise kurduğu, emeklettiği, yürüttüğü, koşmaya başladığında zorunluluktan uzaklaştığı yuvasına geri dönüyor,

Evet!

Hep vardı,

Aslında hiç gitmedi,

Ama bunun sadece gerçekten ona sadakatle inananlar farkındaydı,

Kimisi de onu unutturmak için çok şey yaptı.

Yarın kaldığı yerden geçiyor evin başına ve AK Parti yine kapısından geçmiş hangi düşünceye mensup olursa olsun herkese kapısı açık olan,

Farklılıkların buluşacağı bir adres olarak yoluna devam edecek,

Şimdi kimisi merak ediyor; acaba yedek anahtarı mı toplatacak yoksa kapının göbeğini mi değiştirecek,

Belki de kapı tamamen değişecek ama en nihayetinde evin sahibi artık evinde olacak herkes bunu bilecek...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder