23 Mayıs 2020 Cumartesi

Özlemle, sevgiyle, saygıyla Cabir Hocam

Oturuyor sanki karşımda,

Birazdan sesini duyacak gibiyim,
 
Etrafında toplayacak yine her birimizi,

Başlayacak o eşsiz sözcüklerle kalbimize dokunmaya,

Çocukluğumun en güzel bayramlıklarıyla gideceğim anneannemin evine,

Kapıdan içeri girer girmez sabahın ilk ışıklarıyla,

Bekleyeceğim uyanmasını,

Uyandığı anda uzanacağım ellerine,

Çocuksun ya öpmek isteyeceksin,

Çünkü hemen ardından bayram harçlığının geleceğini bileceksin,

Paylaşmayı,

Çocukları güldürmeyi öğreten duruşuyla,

Başlayacağız sohbete,

Her kapıdan girenin yüzünde ayrı bir tebessüm,

Geçen sene tam da bugün,

Bayram değildi,

En acı günün içindeydim,

Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını artık öğrendiğim bir zaman diliminin başlangıcıydı,

Cabir Hoca,

Çocukluk masumiyetinin en temiz tebessümü,

Birleştiren,

Buluşturan,

Denge unsuru olan,

Ufku genişleten,

Sohbetiyle etkileyen,

Hayattaki başarısızlıklara rağmen yaşamsal motivasyonu arttıran Dayım,

Hiç ölmemiş gibi,

Aynı zaman da hiç olmamış gibi,

Nasıl bir şeydir bu ölüm, 

Hem alışıyorsun,

Hem alışamıyorsun,

Her ölüm başkadır,

Ama bu ölüm hepsinden başkaydı,

Bingöl’ün ıssız sokaklarının,

Gecenin karanlığının yürüyüş yapanı dayım,

Tam da bu saatlerde Genç Caddesinde yürüyüşe çıktığınızda karşılaşma ihtimalinizin en yüksek olduğu insandı,

Bu bir yıl hiç geçmedi,

Zaman durdu adeta,

Zihnim hiçbir şekilde kabul etmedi,
 
Geçen hafta ilk defa mezar taşını Zeynep teyzem sayesinde gördüm,

Resmini at demiştim,

Atmamıştı,

Ertesi günü gittiğinde görüntülü aradığında Esselamü Aleyküm Ya Cabir Hoca diye bağırdım adeta,

Gözlerimden akan yaş,

Yarın bayram,

Ama insan en sevdikleri eksilirken nasıl yaşar bayramı ki,

Nasıl bir bayram,

Şimdi Baranımız var yeğenim,

Bir kendime bakıyorum,

Bir de Dayımı Cabir Hocayı anımsıyorum,

Verdi Cabir Hoca verdi,

Dayı olmanın,

Arkadaş olmanın,

Sırdaş olmanın,

Dost olmanın,

Kardeş olmanın hakkını verdi,

O yüzden belki de etrafında kim varsa hepsinden bir şeyler eksildi,

Kaybettik,

Biz, bize ait olan en kıymetlimizi hiç beklemediğimiz bir anda yaşamımızın içinden kaybettik,

Hayatımın en zorlu iki ölümünü tam da bugün yaşadım ben,

Peş peşe geldi haberler,

Sabahında babamı arayıp durumu nasıl diye sormuştum,

Öğlenden sonra babamın kefenliyoruz demesiyle,

Yol bitmedi benim için,
 
Eve nasıl vardım,

Ayşenur’a bakarken öylece nasıl içim boşaldı hiç bilmiyorum,

Aradan geçen bir yılın ardından hep eksiğiz,

Birleştiren, buluşturanımız,

Bir araya getirenimiz,

Yok artık yatıyor öğrencilerinin,

Yetiştirdiklerinin toprağı Simsor’da,

Bir yanında Emine Teyzem,

Bir yanında Dedem,

Yatıyor öylece,

Gölgesi mi işte o hala üzerimizde,

Öğrettikleri,

Bıraktıkları,

Verdiği hayat dersleri,

Zenginliğin gönülde olduğunu şiar edinen duruşuyla hala etrafımızda,

Mekanın Cennet olsun Cabir Hocam,

Dayım derken sadece bana aitmiş gibi geliyor ve diyemiyorum,

Herkesin Cabir Hocasıydı ve öyle de kalmalı,

Belki de o yüzden Cabir Hocam,

İyiki hayatımızdan geçtin,

İyi ki senin gölgende soluklandık,

Mekanın cennet olsun Hocam,

Özlemle, sevgiyle ve saygıyla…

  • 24 Mayıs 2019

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder