22 Aralık 2022 Perşembe

Bana göre beyni kullanmak bu dünyadaki en güzel ibadet şeklidir...

Günlerdir yağmurun taneleri tırmalıyor pencereyi,


Kar mevsimi aslında,


Çocukluğumun sabah uyandığımda pencereden gördüğüm kara ilk basanlardan olmak için sokağa çıktığım günleri hatırlıyorum,


Aynı mahallenin çocukları olmak,


Aynı evin çocukları olmakla eşdeğerdi,


Her eve girip çıkmakta özgürdük,


Ne karşı apartmandaki,


Ne üst. Kattaki,


Ne de alttaki,


Kimse birbirini ötekileştirmezdi,


Sokakların güvensiz diye anlatıldığı şu günlerde,


Biz sokağın tadını çıkaran son nesiliz!


Çocukken sokağın içinde yıllar sonrasına dair en büyük hayalin bu döngünün hiç bitmemesi oluyor,


Hangi kapıyı çalsan mutlaka evin içinden güzel yemek kokularının geldiği,


Tek bir topun etrafında saatlerce koşabilen çocuklar,


Topun olmadığı zamanda elindeki misketlerle saatlerce geçirebilen,


O da olmadığında kibrit kutularını toplayarak oyuna dönüştüren,


Gazoz kapaklarını yeri geldiğinde oyuna dönüştüren,


Ama mutlu olunan bir çocukluk…


Siyaset son 20 yılda mahalleleri ve çocukluğun eğlenceli dünyasını tüketti…


Parklar yapıldı,


Tek tip salıncaklar, kaydıraklar getirildi,


Mahalleler dolduruldu,

Çocukların özgür oyun alanlarının yerini etrafı çevrili parklar aldı.


Yoktu!


Bizim oyun alanlarımız yoktu.


Özgürdük mahallenin asfaltına çıkar karşılıklı taşlardan iki kale kurar topun peşinde saatlerce koştururduk.


Kendi özgürlüğümüzün içinde bazen asfalta çakılır dizimizi yarar ama yine mutluluğu bir ansa olsa bırakmazdık.


Küçük bir Eti Cin var ya,


Ya da Ülker 9 kat yeterdi bizi mutlu etmeye.


25 kuruş koyduk mu cebimize,


Ya da 1 lira bildiğin markette istediğimize dokunabilirdik.


Bugün Asgari Ücret açıklandı: 8.500 TL’yi buldu.


Bizim 25 kuruşa kendimizi mutlu ettiğimiz günlerden,


Yakında çuvalla markete girerek bir poşet doldurup çıkabileceğimiz günlere doğru koşuyor ülke,


Bir ülkenin çocuklarına yapılabilecek en büyük kötülük çocukların oyun alanlarının sınırlandırılmasıdır,


Özgürlüğünü kaybeden çocuklar çağın gerisinde kalmaya,


Ve, çağın üretenlerini izlemeye başlarlar,


Hep eksiktirler,


Üretmezler,


Üretemezler,


Üretilenleri takip ederek kullanmak için yarışırlar…


Tam yurt dışına gelmeden önce bundan 10 ay önce bir yazı yazmıştım,


Bu gidişle hepimiz yeniden milyoner olacağız diye,


Öyle de oluyor.


Biz, atılan bir yazar kasanın,


Atılan bir anayasanın bıraktığı izlerin etkisini uzun yıllar hissettik,


Bakalım bugünün çocukları ne kadar hissedecek!


Asgari ücret Cumhuriyet tarihinin en yüksek değerine ulaştı diye twitleri gördükçe tüylerim ürperiyor.


Ne kadar olmuş?


2016 yılında 441 dolara kadar çıkan asgari ücret tam 14 dolar artış göstererek 6 yılda 455 dolara ulaşmış,


Daha kimse almadan bu rakamı erimeye başladı dolar karşısında,


Asgari ücretle çalışan bir baba düşünün,


Çok çocuk yapın deniliyor ama olaya biz şöyle bakalım 1 tane çocuğu var,


Bu çocuğun dünyadaki akranlarıyla rekabet edebilmesi,


Dünyayı tanıyabilmesi için 455 dolar ile ne yapacak bu baba?


Çocukların dünyayı tanımasını sağlayacak ortamı oluşturmadan nasıl dünyadaki akranlarıyla rekabet etmesinin yolunu açacaksınız?


Üniversite öğrencisine Gençlik ve Spor Bakanlığının tarihi bir adım atmış gibi 1.250 TL burs/kredi vereceğiz açıklamasına hiç girmiyorum,


Bu genç zaten gariban bir Anadolu genci olmasa gidip o krediyi almaz,


Peki ya bu gariban kendi alanındaki iyi uygulamaları görmek için bir yurt dışına çıkmak istediğinde ne yapacak?


Ben size nasıl yaşayacak,


Nasıl geçinecek kısmını sormuyorum!


Ben, size bugünün çocukları yandı yarının çocuklarının yanmaması için inşa edilmesi gereken ülkenin sorularını soruyorum!


Bir ülkenin en tepesinde karar verici konumunda olan yöneticilerin yaptıkları paylaşımlara bakıyorum,


Bizim toplum olarak,

Ya da çocukların gençlerin seviyesi bu kadar düşük mü?


Yoksa düşük mü görüyorlar?


Asgari ücret bugün 8.500 TL olarak açıklandı not edin her yıl yeni bir Cumhuriyet tarihi rekoru kırılmaya devam edecek,


Peki ya paranın dolar karşısındaki ilerlemesi,


Ben, demiyorum tabloyu karar vericiler paylaşmış 6 yılda 14 dolar arttırabildik diyor!


Yağmurun taneleri günlerdir sılada penceremi tırmalıyor,


Her tanede çocukluğum günlerine gidiyorum,


En zorlu dönemleri bir yaşadık bir daha o günler geri gelmez diyordum,


Meğerse yanılmışım!


Bugünün çocuklarına yapılanlar ne olacak?


Nasıl izler bırakacak hiç bilmiyorsunuz değil mi?


Nasıl olsa biz iz kalmayacak bir çocukluk yaşatıyoruz çocuklarımıza diye düşünenler var ya,


En çok onlar yanılıyorlar,


Siz çocuklarınıza yaşatırken,


İz kalan çocuklarla sizin çocuklarınız aynı coğrafyada yaşayacaklar,


Sonra o çocukların hiçbirine etiket vurmayın olur mu?


Etiket aramayın!


Siz yaptıklarınızla o çocuklara bu etiketleri yaşatarak ve mecbur bırakarak büyütüyorsunuz,


Sonra büyüyünce de en kolayı değil mi çiviyi almak ve etiketi çakmak,


Her çocuk masumdu ama biz çocukların masumiyetlerini bırakılan izlerle bozan bir coğrafyanın çocuklarıydık!


Ah sabah uyandığımda,


Dışarıya 1 metre kar yağmış olsa,


Sonra çocukluma geri dönsem,


Ve, çocukluğumla çocuğum Atlas birlikte kar tanelerinin üzerinde yuvarlansak,


Bir an zaman dursa,


Ve, o an bize ait mahallelerin içinde hissetsem kendimi…


Bana göre beyni kullanmak bu dünyadaki en güzel ibadet şeklidir.


Belki kendiniz için,


Belki inandıklarınız için,


Belki de biraz çocuklarınız için bu ibadeti yapın,


Beyninizi kullanın!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder