Bu resme iyi bakın,
Bizim Yunus Emre Yazarlık
Kampından Beyza yapmış,
Tanımazsınız Beyza’yı,
Ama biz tanıdık bizim aileden
biri oldu,
Dün bir anda grupta paylaştı.
Astronomi ve Uzay Kampının
hayalinin karşılığı,
Hayal etmez,
Emek vermezsek o bayrak
hiçbir vakit orada olmayacak,
Hayal etmesi gereken ise
Anadolu’nun çocukları ve gençleri,
Uzayda yeni bir dünya
kuruluyor,
Aşağıdan bakarak halla
halla olur mu böyle bir şey diyerek,
Ya da dedikodu kazanının
içine girerek kuramayız,
Kurduramayız uzayın hayalini,
Bizim uzayın çocuklarını
ve nesillerini yetiştirmemiz gerekiyor,
Yeni bir anlayış ortaya
koymamız gerekiyor,
Yeni bir yaklaşım
geliştirmemiz gerekiyor,
Yaklaşımın ilk adımı biz
dünya standardında,
Dünyanın gelişmiş
ülkelerindeki akranlarıyla rekabet edecek nesil olarak yetişmedik,
Peki ya bizden sonraki
nesiller?
Gerçekleri kabullenip
yüzleşmediğimiz vakit birbirimizle YKS, LGS, ALES, KPSS yarışmaya devam
edeceğiz,
Gerçek ise bizim
birbirimizle değil dünya ile rekabet eden bir hayalin peşinden gitmemiz.
Yok kardeşim,
Birilerinden bekleyerek
olmuyor bu iş,
Memleketin her bir
evladının ayrı ayrı kulaklarını dedikodulara,
Siyasetin kısır döngüsüne
kapatması,
Ve, geleceği hayal etme,
İnşa etme sürecini
başlatmamız gerekiyordu.
Biz, Yunus Emre Yazarlık
Kampı ile bunu başlattık,
Şimdi Uzay ve Astronomi
Kampı ile bunu devam ettiriyoruz.
Belki öncesine,
Belki sonrasına daha
birçok etkinlik koyacağız.
Ama Anadolu’nun
çocuklarının ve gençlerinin kendilerinin farkına varma sürecine katkı
sunacağız.
En yakınımızdakiler bile
belki bizi anlamayacak,
Koltuğundan korkanlar,
Z kuşağından endişe
duyanlar,
Belki de engel olmaya
çalışacaklar.
Geçmişte de olmadılar mı?
Yıl 2003 bunları
söylediğimizde çocuksun diyenler,
21 yaşında devlet memuru
olduğumda gençsin diyenler,
GAP Gençlik Festivallerini
yaptığımız da genç dinamik bir arkadaşımız diyenler,
Yıllar sonra fark ediyorum,
Meğersem sadece kendi
oturdukları koltuğu muhafaza etmek derdinde olmuşlar.
Genç kardeşim,
Anadolu’nun çocukları ve
gençleri dünya çapında edebiyatçı da olacaklar,
Uzayı da hayal edecekler,
Özünde var olan gücü
ortaya çıkaracaklar,
Bizim kimseden bir şey
istediğimiz de yok,
Beklentimiz de yok,
Anadolu adlı ortak
coğrafyamızda Atlasko nesline güçlü bir miras bırakmak arzusundayız hepsi bu
kadar,
2013 yılında İnsan
Yaşamına Dokunmak kitabını ilk yazdığımda özünde içimdeki çığlığı yansıtmaya
çalışmıştım,
Hikayelere Dokunmak,
Aradığın İçinde kitapları
da bu çığlıkların bir devamıydı.
Tam da Beyza’nın hayal
ettiği gibi uzay da bir yerlere çıkmak,
Oradan tüm Türkiye’ye
bağırmak istiyorum,
Biz ne yapıyoruz kardeşim,
Bir durun hepiniz,
Birkaç dakika bir soluk
alın,
Bizim yaşadığımız coğrafya
için hep birlikte emek vermemiz gerekirken suçlu arayışındayız,
Yok kardeşim!
Suçlu aradıkça her birimiz
kaybedeceğiz.
Suçlu yok!
Bu çağ suçlu aranacak bir
asır değil,
Öncelikle emek verenlerin
sayısı artacak,
Sonra suçlu olanlar
sorgulamaya mahal kalmadan bir bir elenecek,
Beyza,
Siz tanımazsınız onu,
Bir memleketin gelecek benim
için sembol resmini çizdi adeta,
Sen, resmini çizdin senin
dışındakilerde çizdiğin resimle birlikte bu hayali gerçekleştirecek merak etme,
Biz, Anadolu’ya ve Anadolu’nun
gençlerine inanıyoruz,
Dedim ya hiçbir bütçe
olmadan çıktık yola,
En kötü kuru ekmeği
birbirimizle bölüşürüz,
Hamza Abinin önümüze
düştüğü bu yolculukta bize inanan ve gönülden destek olanlarla yolumuza devam
ederiz.
İnanın gençler,
İnanın ve emek verin,
Anadolu’nun sizin inancınıza
ihtiyacı var başka bir şeye değil
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder