25 Temmuz 2022 Pazartesi

9 Yaşındaki Çocuk İsmini Bilmiyorum Utanma Duygusu Olan Hiçbir İnsan da Bilmemeli...

İsmini bilmek istemiyorum,


Aslında hiçbirimiz bilmemeliyiz,


Utanma duygusu olan ve Allah’tan korkan hiçbir insan bilmemeli.


Atlasko’yu düşünüyorum,


Oğlum daha 1.5 yaşında,


İsmini bilmediğim resmiyle hafızama kazınan çocuk ise 9 yaşında,


Ne annesini,


Ne babasını tercih edebildi,


Zaten hangimiz tercih edebildik ki,


Tam da bu yüzden tercihimiz olmayan süreçlerin sonucu olarak yaşamda dayanışmak ve her bir çocuğu kendi evladımız gibi görmek zorundayız.


Düşünsene bu yazıyı okurken kaç yaşındasın?


1 yıl boyunca bir çöp odada kalacaksın,


Dışkını,


İdrarını orada yapacaksın,


Ve, o odanın içinde çöplerin arasında bulduklarınla besleneceksin,


Bunu yapabilir misin?


O çocuk yaptı!


Aylan bebeği hatırlıyor musunuz?


Sahile vuran o cansız bedeni,


Ve, onu kucağına alan jandarma erini,


Ne de çabuk unuttun,


Ya da unuttuğunu zannediyorsun.


İsmini utancımdan bilmek istemediğim çocuktan farkı yok!


Biri sahile vurdu,


Diğeri ise çöp odaya,


Ölmeyi ne kadar istediğini ve bir ömür boyunca nasıl bir psikolojiyle yaşayacağını düşünsenize,


Bugün 9 yaşında,


Kaç yaşına gelirse gelsin 9 yaşında ve o oda da kalmaya devam edecek,


Ne endişeyi ve ne de korkuyu atacak,


Kimin çocuğu biliyor musun?


Senin,


Benim,


Onun,


Yani bizim çocuğumuz.


İnanç,


Adalet,


Din, 


Değer yargısı,


Eşitlik,


Demokrasi diyorsun ya o çocuğun yaşadıklarıyla bunların hepsi ölüyor.


Aylan bebek sahile vurduğunda yazdığım yazıyı da hissettiğim duyguları da büyüttüğüm çocuğumla birlikte hep kendimle birlikte taşıdım,


Ve, taşımaya devam edeceğim.


Unutmuyorum!


Unutulmak da istemiyorum!


Tam da bu yüzden yazıyorum.


Bana yarın ne anlatırsanız anlatın!

Uzaya gideceğiz,


Yerli araba üreteceğiz,


Teknolojinin en büyük geliştireni olacağız,


Açılışlar yapıyoruz,


Binalar dikiyoruz,


Bana ne!


Bana ne!


Bize ne!


9 yaşında bir çocuk benim, senin yani hepimizin çocuğu bir oda da 1 yıldır hapis hayatı yaşıyor ve biz bunun farkında bile değiliz!


Utanma duygusu unutmamayı sağlarken utanma duygusunu kaybettikçe unutuyoruz.


Gözümün önünde 2 gündür,


Bursa’da bir çocuk ve yüzünü kapatıyor,


Utanmadan bir de bu resmi binlerce insan paylaşıyor.


Bu ev sahibinin diretmesiyle ortaya çıkan,


Peki ya farkında olmadıklarımız.


Siz Allah’ı dilinizden düşürmeyerek her gün inanç üzerinden siyaset yaparak iktidarınızı korumaya veya iktidar olmaya çalışırken farkında değilsiniz 9 yaşındaki o çocuğun yaşadığı her bir günün çilesi domino etkisiyle bütün söylemlerinizi parçaladı!


Bilgisayarın başındayım,


Ekran iki parça yarısında 9 yaşındaki çocuk,


Ve, diğer yarısında yazdıklarım var,


Yan oda da ise Atlasko anneannesinin ördüğü battaniyeye sarılmış uyuyor.


Ne beni ne de annesini Atlasko tercih etti.


Ne de biz onu tercih edebildik.


Dünyadaki tüm çocukları kan bağım olmasa da sırf çocuk olduğu için kendi çocuğum olarak görüyorum!


Görmek zorundayım.


Ve, sanan bir şey diyeyim mi?


Sen de görmek zorundasın!


O çocuğun yaşadıklarını ne sen unutturabilirsin ne de ben unutturabilirim.


Bugün ne yaparsak yapalım,


Ne söylersek söyleyelim,


Hiçbir önemi yok.


Önemli olan unutmamak!


Aylan bebek sahile vurduğu gün ölen insanlık dirildi mi?


Asla dirilmedi?


Dirilecek mi üzerine eklenenlere baktıkça dirilişten her gün uzaklaştığımızı görüyorum.


Özgür olun,


Özgür düşünün,


Özgür yaşayın,


Ama en önemlisi çocukların her birini sahiplenerek özgürlüklerine saygı duyun!


Aslında bugün klavyenin başına oturduğumda yazacağım yazının konusu gözleri ışıl ışıl adamın verilen sosyal yardımlarla övünmesine eleştiri olacaktı.


Yok yapamadım!


Utandım!


9 yaşındaki çocuktan ve ona yaşatılanlardan utandım!


Kusura bakmayın resmini yazımla birlikte paylaşmayacağım.


Lakin bu gece Aylan bebek gibi zihnime kazınan görüntüsünü asla unutmayacağım.


Bir utanç olarak kendimle birlikte geleceğe doğru taşıyacağım.


Sadece kendi çocuklarınızı değil,


Tüm çocukları sevin!


Bilin o çocuk sizin çocuğunuzda olabilirdi ve bunu o tercih etmedi.


Tercihimiz olmayanın sonuçları bu kadar korkunç olmamalı ve 7 başlı masal ejderhaları her şeyi parçalamamalı!


Madem bugün parçaladılar,


Biz, yarın parçalanmaması için mücadele etmeliyiz!


En önemlisi de birlikte hareket ederek çocukları sevmeliyiz!


Onlar bu dünyanın sahipleri bizler ise sadece emanetçileriyiz!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder