29 Mart 2021 Pazartesi

Kendini düşünenler ile Z kuşağını ve sonrasını düşünenler arasındaki mücadele...

 

Hiçbir iktidar mükemmel değildir,

 

Mükemmel olmak zorunda değildir.

 

Lakin her iktidar gelişmeye, gelişime, güncellemeye açık olmak zorundadır.

 

Z kuşağını anlamaya, yakalamaya çalışırken şimdi Z kuşağından sonraki jenerasyon bir bir dünyaya gözlerini açıyor.

 

Dünya ülkelerinin tamamı covid19 ortaya çıktığından beridir bir kırılma noktası yaşıyor.

 

Dalgalı sularda giden gemilerin tamamı dalgalarla boğuşurken çıkan fırtına tüm gemileri teslim aldı.

 

Hani Süveyş Kanalını tıkayan geminin yüzlerce gemiyi arkasında bırakması ve dünya ticaretini günlerdir etkilemesi gibi covid19’da dünya ülkelerini bir tıkanmışlığa doğru sürükledi.

 

Geminin tıkanıklığına 5 gün dayanamayan ticaret ekonomisi 15.000 mil ve iki haftalık bir yolculuğu göze alarak Afrika çevresinden alternatif rota izlemeye başlamışken,

 

Maalesef covid19 bütün dünyayı etkisi altına aldığından dolayı alternatif güzergahlarda tıkalı.

 

Tıkanmışlığın ortasında neden sorusunu bireyden başlayarak tüm dünyanın kendisine sorması gereken bir süreci yaşıyoruz.

 

Hali hazırda gergin olan insanların psikolojileri üzerine bir de ülke gündeminin kısırlaşması ile bu süreci çok daha zorlu bir şekilde atlatıyor.

 

Farklılıkların dayanışması ve bütünleşmesi ile hafifleyecek olan etki ayrışmanın artması ile içinden çıkılmaz bir noktaya doğru gidiyor.

 

Gündemi normalleştirecek reformcu ve gençliğin ihtiyaç ve beklentilerini yakalayacak bakış açılarına ihtiyaç var.

 

Tıkanmışlık içerisinde herkesin koltuk hesabı yaptığı bir süreçte mutfakta geleceği inşa etmek için emek verenler var.

 

Geçtiğimiz 2 hafta boyunca televizyon ekranlarında mevcut Başkanlık sisteminin emekçilerinin önde gelenlerinden olan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Hukuk Politikaları Kurul Başkanı Mehmet Uçum Abi ekranlardaydı.

 

Türkiye’nin içinden geçtiği fırtınanın farkında olan ve geminin sağlamlığının farkında olan Mehmet Abinin Başkanlık sistemini anlatırken dile getirdiği en temel konu; değişim ve dönüşümün devam etmesi gerekliliği,

 

Yeni bir anayasa sürecinin kapsayıcı bir şekilde devam etmesine dair vurgusu,

 

Başkanlık sistemi bir geçişti ve bu geçişin içini doldurmaya ülke olarak kanalize olunması söylemleri.

 

Telefondaki beta uygulamalar vardır öncelikle yeni çıkardığınız sürümü sunarsınız ve sonrasında insanların sahiplenmesini bekler ve içeriğini doldurursunuz.

 

Başkanlık sisteminin mutfağında olan isimlerden Mehmet Abi; değişim ve dönüşümün devam etmesi gerektiğini hesapsız bir şekilde savunan isimlerden.

 

Her gece neredeyse yeni bir kabine listesinin ortaya atıldığı süreçte herkesin köşe tutup sessizce beklediği bir dönemde bile yanlış anlaşılmak, aksi yönde düşünenlerin hedefi olmak pahasına söylemlerini esirgemiyor.

 

Anadolu adlı ortak coğrafyamızın koltuk hesabı yapmaksızın bugünden başlayarak gelecek için emek verecek aktörlere ihtiyacı var.

 

Bundan bir asır sonra bizden önceki bir asra dönüp baktığımızda hesap yapmadan emek verenlerin parlaması gibi içimizden emek verenler de parlayacaklar ve vazgeçmeden verdikleri emeklerle hayırla yad edilecekler.

 

Bugünü düşünenler ile geleceği düşünenler, kendini düşünenler ile Z kuşağını ve sonrasını düşünenler arasındaki mücadeleyi yaşıyoruz bugün.

 

Kimin iktidar olduğundan ziyade Anadolu adlı ortak coğrafyamızın hak ettiği yeri bulması ve dünyanın içinden geçtiği fırtınalı süreçlerden sağ salim çıkmak için kendi reform sürecimizi devam ettirmemiz gerekiyor.

 

Mesele sadece anayasal değişiklikler ve hükümler değil. Maddeler kadar maddelerin toplumsal vicdanlarda karşılık bulması ve sahiplenilmesini sağlamak gerekiyor.

 

İstanbul sözleşmesi varken de korkunç bir şekilde kadın cinayetleri işleniyordu. İstanbul sözleşmesinden çekilince de kadın cinayetleri devam ediyor. Mesele sözleşmenin kendisinden ziyade kadın cinayetlerinin yaşanmasına yönelik cezai yaptırımların hayata geçirilmesi.

 

Günlerdir tartışıyor insanlar farkında değiliz hala cinayetler devam ediyor. İhtiyaç duyulan hukuksal değişim ve dönüşümün etrafında kenetlenmek zor olmamalı.

 

Hukuk, adalet, reform, liyakat, birleşmek, daha refah düzeyi yüksek bir yaşam hepimizin ortak arzusu. Buna emek verenler ve sahip çıkanlar hayırla yad edilecekken gerisi tarihin kara kaplı defterinde unutulup gidecek.

 

Sahi ya biz ne için soluk alıyoruz?

 

Hakkın karşısına çıktığımızda neler anlatacağız?

 

İnsanlık için hesapsız emek vermek güzel bir duruş!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder