13 Kasım 2019 Çarşamba

Gençlik ve Kırsal Kalkınma Projesi






Gençlik ve Kırsal Kalkınma Projesi,

Uzun zamandır bu hikâyenin içindeyim,

Anadolu’ya ve Anadolu’nun gençlerine inancın bir parçası bu proje,

Türkiye olarak biz üretmeliyiz,

Anadolu’nun bereketli ve verimli topraklarını değerlendirmeli,

Gençliğin üretim sürecinin en dinamik unsuru olmasını sağlamalıyız,

Bekleyen,

Değişimin geleceğini bekleyerek ümit eden bir gençlik yerine harekete geçen,

İçindeki enerji ve dinamizmi kullanan bir gençlik süreci başlamalı,

Biliyorum, bu bir günde olacak bir şey değil,

Hadi bugünden yarına gençler kırsala dönsün,

Kırsaldaki üretimin parçası olsun dediğimizde bunu yapmak mümkün değil,

Dönen neden dönecek,

Biz, dönecek olan gençlere neler sunacağız,

Genç kırsala gittiğinde yaşamında nasıl bir değişim olacak,

Bunun hepsini ortaya koymak ve göstermek gerekiyor,

Durum böyle olunca da al genç kardeşim sana şu kadar hibe genç çiftçi ol dediğinizde bu çarı karşılık bulmuyor,

Mesele para vermek değil,

Mesele gençliğin ihtiyaç ve beklentilerini görmek ve kırsaldaki yaşam kalitesini ve yatırımları bu doğrultuda şekillendirmek,

Biz, Türkiye’yiz,

21. yüzyıl gibi korkunç bir asırda ne olduğunun farkında olmazsan işte o vakit yaşanan korkunçluklar seni de bulmaya,

Yedi başlı masal ejderhalarının bir anda etrafını sarmasına sende muhatap olabilirsin,

Biz, farklılıklarımızı en büyük zenginlik olarak görüp ne olduğumuzun farkına varır ve bu doğrultuda birlikte çalışma kültürünü geliştirirsek yol kat etmeye başlarız,

Son 6 gün,

Türkiye’nin 81 ilinden seçilmiş gençlerimiz bir bir yola çıkacaklar,

Bölgesel çalıştaylardan sonra aradan geçen yaklaşık 2 ay içerisinde bir aidiyet oluşturmaya çalıştık,

Gençliğin zihinlerde kırsalı sahiplenmesi için bir başlangıç olsun istedik,

Haydi Türkiye’yi değiştireceğiz,

Gençlik kırsala dönecek,

Üretimin parçası olacak diye bir hedefimiz yok,

Bunun tek bir proje ile sağlanmayacağını da biliyoruz,

Öyle olsa zaten bunu bugüne kadar yaparlardı,

Bizim amacımız gençliğin dinlenilme arzusunun karşılık bulması,

Yaşadığımız coğrafyanın gençleri bunalmış durumda,

Kendisine konuşan ve sonrasında arkasına bakmadan giden,

Gittikten sonra da unutanlardan sıkılmış durumda,

Gençlik düşüncelerinin karşılık bulmasını ve dikkate alındığını hissetmek istiyor,

Mesele gençliği dilden düşürmemek değil,

Gençliği yılda 1 saat bile olsa dinlemek,

Sesine kulak vermek,

Ve, ortaya çıkan düşünceleri ayırt etmeksizin istişare kültürüyle yaşadığımız coğrafyanın politikalarına yansıtmak hepimizin ortak sorumluluğu,

Bundan 50 yıl ya da 100 yıl sonra,

Şu an yaşadığımız coğrafyada olan insanların neredeyse hiçbiri hayatta olmayacak,

Ben, olmayacağım,

Sen, olmayacaksın,

Biz, olmayacağız,

Ama bizim çocuklarımız, torunlarımız bu coğrafyada, bu dünyada hayatta olmaya devam edecekler,

Peki ya biz onlara ne miras bırakacağız,

Belki çok büyük bir miras değil ama bir miras bırakmak adına gerçekleştirdiğimiz bir proje Gençlik ve Kırsal Kalkınma Projesi,

Son 6 gün,

Siyasi düşüncelerini,

İnançlarını,

Bakış açılarını,

Ne taraftarı olduklarını bilmediğim gençler Anadolu’nun şehirlerinden bir bir yola çıkacaklar,

Tüm farklılıklarını bir zenginlik olarak gördüğümüz bu gençler,

Kapıdan içeri girdiklerinde hani Hazreti Mevlana’nın dediği gibi aynı dili konuşmasalar da aynı duyguları paylaştıkları için anlaşacaklar,

Mesele aynı dili konuşmak değil,

Aynı duyguları paylaşmak,

Biz, Türkiye’yiz,

Dünyanın neresine gidersek gidelim,

En nihayetinde ait olduğumuz coğrafyaya döneceğiz,

Yaşadığımız coğrafyada sadece benim mutlu olmam bizi mutlu yapmaz,

Bizim birlikte mutlu olmayı becermemiz gerekiyor,

Küçük bir aile düşün,

5 kardeşin var,

4 kardeşin mutsuz,

Sen, mutlusun aynı evin içinde bu mutluluğu ne kadar sürdürebilirsin,

Mutluluk paylaştıkça çoğalır,

Elbette eksiklikleri var yaşadığımız coğrafyanın,

Hepimizin isyanları var,

Ama sadece isyan etmek ne sağlayacak,

Daha iyiye gitmesi için emek vermedikten sonra,

Yarına dair hayaller kurmak gerekiyor,

Daha ilkokula başladığımız ilk günden itibaren ezberci sistemin bizden aldığı hayal kurma yeteneğimizi yeniden kazanmamız gerekiyor,

Bunun için Gençlik ve Kırsal Kalkınma Projesini gerçekleştiriyoruz,

Anadolu’nun bereketli topraklarına,

Kalbinde inanç olan bereketli insanlarıyla bir tohum ekmek istiyoruz,

Çıktık yola,

Devam ediyor yolcuğumuz,

Ve, devam edecek her gün daha çok bu sürece dahil olan inanan gençlerle birlikte,

Çünkü 100 yıl sonra ben, sen, biz bu coğrafyada olmayacağız ama bizim hayallerimiz, mirasımız bu coğrafyada yaşamaya devam edecek…

Öyle işte

Ahmet K.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder